13 Ağustos 2012 Pazartesi

Ay ve insanlık

Ben Ay'ı dünyadan seyretmeyi seviyorum orada yaşamak istemiyorum ! dünyayı mahvettik yeşillikleri bitirdik suları kirlettik canlıları öldürdük savaşlar kıtlıklar ... ama bunlara rağmen gece kafamızı gökyüzüne kaldırdığımızda Ay'ı gördük hepimiz aynı gördük ama hepimiz farklı algıladık o mükemmelliği.
Şimdi Ay için projeler gerçekleştiriliyor. orada yaşama planları falan. BOK yaparsınız ama oldu ya yaptınız iyi BOK yersiniz o halde.Güzellikleri çirkinleştirmeyle meşhur insanoğlu.
Bırakın bakalım ona bırakın Tanrı'ya inanma sebeplerini yok etmeyi. bırakın gökyüzünü izleyelim yalnızken aşıkken üzgünken sevinçliyken her halde iken bırakın ...

5 Ağustos 2012 Pazar

Özlediğimiz Dünya Artık Satılıyor.

Kocaman bir pencere, dışarıda güzel bir yağmur, kahvem ve sigaram. sessizlik sonra yalnızca insanların makinelerin sessizliği. Doğa konuşmalı sadece, yağmur vurmalı cama çimlerin üzerine çalıların üzerine belki sigaramın yanışının o sesi biraz. cama üflediğim dumanın geri yüzüme çarpması. belki camın önünden bir çift el ele koşarak sırılsıklam geçerler belki gülerek, bu yağmuru beklemişlercesine aslında. söndürüp sigarayı kafamı dışarı çıkarırım belki ve yüzüme iri su damlaları çarpar. 
İşte bunları hayal ettiren bir dünya'da yaşıyoruz artık. durum çok ciddi. pencereden bakınca karşı apartmanın balkonunu görüyoruz. şehir çok fazla gri mide bulandırıcı bir gri. el ele çiftler çok nadir. gülmeleri ise imkansız neredeyse. daha çok tek tip insan modelinin kıyafeti olan takım elbiseler ve saçları bozulmasın diye eline ne aldıysa kafasının üzerine siper etmiş insanlar. çim mi? çim alışveriş merkezlerinde satılıyor. 
Artık bozduğumuz, kirlettiğimiz, yok etmeyi görev edindiğimiz dünyayı, eski haliyle görmek için satın alıyoruz biraz andırsın diye ne yazık acınacak haldeyiz.

3 Ağustos 2012 Cuma

gelecek endişesi

gelecek için endişe duyulması hem "ulan bu kadar çalışıyorum planlar yapıyorum hadi yarı yolda ölürsem" veya "ulan hiç bi bok yapmıyorum her an ölebilirim diye ya ölmezsem uzun seneler boyunca" düşüncelerinden kaynaklanır aslında her daim. bunun çözümü var mı? YOK. 
sadece şöyle birşey yapabiliriz şimdi ben geleceğim için yaptığım fedakarlıklardan mutluysam uğruna yaptığım herşey bana mutluluk veriyor ise o zaman yaparım ölsem de çok koymaz ama bu yolla yapılan fedakarlıkların insana mutluluk vermesi imkansız gibidir. insan ders çalışacağım diye eğlenceden kaçar çoğu kez bu insana mutluluk mu verir lan. "ders çalışmak beni çok mutlu ediyor" diyen adamı su döküp dövmek gerekir kafası karışmıştır kendisine gelir belki bu dayakla.
Neyse sonuca gelelim sonuç YOK arkadaşım. eğlenmeyi de bileceksin kasmayacaksın ama birazda kasacaksın. geri kalan işe KADER demek mantıklı...